37 oldum ve…

Evet, 37 olalı 1 ay geçti ama ancak yazabildim. Ha, yazmak istiyor muydum, çok değil.

Sonra, anı olsun, bana ve 1-2 kişiye belki faydası olur diye yazıyorum.

Bu yazıyı newsletter okuyucularına göndermeyeceğim, kendi kendine keşfedenler okusun 🙂

37 olunca tabii bir tweet attım:

Bu şekilde ve o gün bugündür düşünüyorum, nedir yeni hayaller diye?

Tabii, yeni hayallere gelmeden önce, peki Aykut, 37 yaşına gelene kadar ne hayallerin vardı?

Ben pek hayal kurmayı sevmem. Daha doğrusu aslında “realist dreamer’ım” derim kendi kendime. Bu ne demek?

Yani yapabileceğim şeyleri aklımda geçirip dururum, sonra an ve zaman gelince direkt “execute” ederim. Aklımda kalacağına, yaparım.

Her türlü olur benim istediklerim, dedim ya ben realist dreamer’ım. O yüzden olmayacak şey aklıma pek gelmez. Ama bir şeyleri yapa yapa da aslında her şeyi yapabileceğim özgüvenine de varmış bulunuyorum. Bu, biraz 2020 sonu ve 2022 sonlarına kadar burada her gün hiç aksatmadan blog yazdığım zamandan sonra iyice ortaya çıktı.

Aslında yeni bir duygu, bende yeni yeni alışmaya çalışıyorum. Dedim ya, hayallerimin hepsi gerçekleşti.

San Francisco’ya yerleşeyim, şirket kurayım, ev alayım, aile kurayım, çocuğum olsun, global bir işim olsun, dünyanın her yerinde dostlarım/iş yaptığım insanlar olsun, gezip dolaşmak için fırsatlarım olsun, yeni mekan ve tecrübeleri denemek için enerjim ve imkanım olsun, sağlığım yerinde olsun ve yeterince vaktim olsun kitap ve sanat aktiviteleri için…

Genel olarak da çok büyük şeyler istememişim gibi geldi şimdi bunları yazınca. Yani tabii ki yetiştiğim ortam, ülke ve şartlar için belki bu yazdıklarım insanların 4-5 ömürde yaşamadıkları şeyler ama benim için her zaman yapılacak şeylerdi. Ve oldu.

Eee peki bundan sonra?

Bundan sonra daha az gürültülü, parıltılı bir hayat diliyorum kendime ve etrafımdakilere. Bu ne demek? Kontrollü stres ve huzurlu olmak.

Yani toplumun, ailelerimizin ya da neyse, adları başka sebepler yüzünden yapmak ve gerçekleştirmek zorunda olduğum(uz) şeyler bitsin. Ve yaşımız yolun yarısı mı, ya da neyse, geri kalanını üreterek ama kendimizi gerektiği kadar yorarak, anları ve yaşadıklarımızı hissederek geçirmek.

Halen bir hedef bekliyorsunuz değil mi?

Hedef tam anlamıyla “Yeni Aykut” diyebileceğimiz bir zihin berraklığı ve rahatlığı. Fiziksel olarak zinde bir beden ve gelecek korkusu yaşamamak için biriktirilmiş bir tecrübe, hayat standartları.

Bu kadar.


Bu yazı bir anda ortaya çıkan ama çoooooook uzun bir zihin yolculuğu ve yaşanmışlıklar etkisi altında yazılmıştır. Beni etkileyen temel yazı, müzik vb. şeylerin listesi aşağıdadır:

– Ne istediğini iyi bil, ne istediğini iyi bil. Belki istediğini bildiğin şey senin için hiçte iyi değildir. Ezhel Iyi Bil

Life is a Single-player Game , Naval Ravikant

Pyschology of Money, Morgan Housel

-Silence , Erling Kagge

Simyaci, Paulo Coelho

Okudugum onlarca biyografiler

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *